Değişen Uluslarası İlişkiler Çerçevesinde Kamu Diplomasisi Ve Halkla İlişkilerin Müşterek Kavramları
Küreselleşme (globalization) 1980'li yıllarda hukuki, ekonomik ve teknolojik değişimlerin karmaşık etkileşimi sonucu ortaya çıkmış bir kavramdır. Kimilerine göre kurulan yeni dünya düzeninin adıdır. Kimilerine göre insanlığın gelişme sürecinde yaşaması gereken kaçınılmaz bir olgudur. Bu olguyu savunanlar da karşıtları da küreselleşmenin bütün dünyayı her alanda etkilemekte olduğu hususunda müttefik görünmektedirler. Özellikle 1991'deki Körfez Savaşı'ndan sonra pek çok kişi tarafından yeni bir dünya düzeninin ortaya çıktığı ve bütün ülkelerin bu düzene uymak zorunda kalacakları konusu sık sık vurgulanmaktadır.
Kamu diplomasisi, tatbikatları daha eskiye gitmekle birlikte yakın dönemde kullanılmaya başlamış bir kavramdır. Çok hızlı gelişen kitle iletişim vasıtaları, dünyadaki küreselleşme süreci, 1990 öncesi soğuk savaş döneminden çok farklı bir milletlerarası sistem ortaya çıkarmıştır. Artık sadece devletlerin ve hükümetlerin değil, bunların yanında millî ve milletlerarası sahada hükümet harici organizasyonların ve medyanın daha tesirli olduğu bir dünyada yaşanmaktadır. Bu süreç eski klasik diplomasi anlayışını da değiştirmiş, farklı aktörlerin olduğu farklı bir diplomasi ortaya çıkmıştır.
DEĞİŞEN ULUSLARASI İLİŞKİLER ÇERÇEVESİNDE KAMU DİPLOMASİSİ VE HALKLA İLİŞKİLERİN MÜŞTEREK KAVRAMLARI